atina'da olmak vardı!

| 17 Şubat 2010 Çarşamba
Bir çorba düşünün. İçinde nev-i şahsına münhasır kişilik Haluk Akakçe var, onun yanına medar-ı iftiharımız Hussein Chalayan'ı koyuyorsunuz. Üstüne bir tutam, Ece Sükan'ın hatrına ve ona duyduğumuz sevgiye ithafen zat-ı muhterem insan Arslan Sükan'ı ekliyorsunuz. Bütün bunları da can-ı gönülden desteklediğimiz mentalklinik ile harmanlıyıp sunuyorsunuz.

0 yorum: